Mescid-i Nebevî, Peygamber Efendimiz (S.A.V.) tarafından Medine'ye hicretten sonra inşa edilen ve İslam'ın ikinci en kutsal mescididir. Bu mübarek mescit, Peygamberimizin kabr-i şerifi, Ravza-i Mutahhara ve minber-i şerifini barındırmaktadır. "Ravza, cennet bahçelerinden bir bahçedir" hadisi ile müjdelenen Ravza'da namaz kılmak ve dua etmek büyük bir manevi kazançtır. Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer'in kabirleri de Peygamberimizin yanındadır. Gufra Turizm olarak rehberlerimiz eşliğinde bu kutsal mescidi ziyaret edecek, Ravza'da namaz kılma şerefine nail olacaksınız.
Cennetü'l Bakî, Mescid-i Nebevî'nin güneydoğusunda bulunan ve İslam tarihinin en önemli mezarlığıdır. Bu kutsal topraklarda Peygamber Efendimiz'in (S.A.V.) kızı Hz. Fatıma, torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in bir kısmı, eşlerinden Hz. Aişe, Hz. Osman, Hz. Abbas ve on binlerce sahabe yatmaktadır. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bu mezarlığı sık sık ziyaret eder ve "Es-selâmü aleyküm yâ ehle'l-kubûr" diyerek dua ederdi. Medine ziyaretinizde bu mübarek mezarlığı ziyaret ederek İslam tarihinin büyük şahsiyetlerine Fatiha okuyabilir, dua edebilirsiniz.
Uhud Dağı, Medine'nin kuzeyinde, şehir merkezine yaklaşık 5 km uzaklıkta bulunan tarihi bir dağdır. Hicretin 3. yılında (625) burada Uhud Savaşı gerçekleşmiş ve Peygamber Efendimiz'in (S.A.V.) amcası Hz. Hamza başta olmak üzere 70 sahabe şehit olmuştur. Uhud Şehitliği, bu kahramanların yattığı kutsal bir mezarlıktır. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) düzenli olarak Uhud şehitlerini ziyaret eder ve onlara dua ederdi. "Uhud, bizi seven ve bizim de sevdiğimiz bir dağdır" hadisiyle bu dağın önemi vurgulanmıştır. Gufra Turizm olarak sizleri bu mübarek topraklara götürerek şehitlerimizi rahmetle anmanızı sağlıyoruz.
Mescid-i Kıbleteyn, "İki Kıble Mescidi" anlamına gelir ve İslam tarihinde çok önemli bir yere sahiptir. Hicretin 2. yılında (624), Peygamber Efendimiz (S.A.V.) burada öğle namazı kılarken kıble değişikliği emri gelmiş ve Mescid-i Aksa'dan Kabe'ye doğru yönelmeleri vahiy yoluyla bildirilmiştir. Böylece tarihte hem Kudüs'e hem de Kabe'ye yönelerek namaz kılınan tek mescit olmuştur. Günümüzde restore edilerek ziyarete açık olan bu mescitte namaz kılmak, İslam tarihinin önemli bir anını yaşamak demektir. Medine ziyaretlerimizde bu tarihi mescidi mutlaka ziyaret ediyoruz.
Cuma Mescidi, Peygamber Efendimiz'in (S.A.V.) Medine'ye hicret ederken ilk Cuma namazını kıldığı tarihi mescittir. Hicretin ilk yılında, Peygamberimiz Mekke'den Medine'ye gelirken Kuba'dan ayrıldıktan sonra, Benî Sâlim Vadisi'nde (Ranûnâ mevkii) Cuma günü öğle vaktine denk gelmiş ve burada İslam'ın ilk Cuma namazını kıldırmıştır. Bu olay, İslam tarihinde ilk resmi Cuma namazı olması açısından büyük önem taşır. Günümüzde restore edilmiş olan bu mescit, Medine'nin güneyinde, Kuba Mescidi ile Mescid-i Nebevî arasında yer almaktadır. Medine turlarımızda bu mübarek mescidi ziyaret ediyoruz.